GENÇLİK
GENÇLİK ÇAĞI RUH SAĞLIĞI VE RUHSAL SORUNLAR
Gençliğin
Tanımı ve Toplumdaki Yeri
Gençlik, çocuklukla erişkinlik
arasında yer alan, gelişme, ruhsal olgunlaşma ve yaşama hazırlık
dönemidir. Ergenlikle başlayan hızlı büyüme, gençlik çağını
sonunda bedensel, cinsel ve ruhsal olgunlukla biter. BM Örgütünün
tanımına göre genç deyince 15-25 yaşları arasında, öğrenim gören,
hayatını kazanmak için çalışmayan ve ayrı bir konutu
bulunmayan kişi anlaşılır. Gerçekten gençlik hem toplumsal, hem
biyolojik ve hem de ruhsal bir kavramdır.
Biz türk toplumu olarak gerçekten
genç bir toplumuz. Nüfusumuzun % 65’ini 25 yaşın altındaki
çocuk ve gençler oluşturmaktadır. 75 milyonluk hiç bir Batı
ülkesinde nüfus içindeki gençlik kesimibu kadar büyük
değildir.
Ülkemiz gençliği, diğer batı ülkeleri gençliğine bakıldığında gerçekten sorunsuz bir
gençlik sayılabilir. Çünkü varlıklı toplumların gençlerine
özgü hastalıklarına daha tutulmadı. Ülkemizde gençler
arasındaki uyuşturucu kullanımı o kadar çok değildir. Gençlik
suçluluğu da nüfusumuza ve genel suçluluk oranına göre ve özellikle batı ile karşılaştırıldığında bayağı
düşüktür.
Gençlik yalnız olumsuzlukların
toplandığı bir çağ değildir. Gençlik tatlı hayallerin, büyük ve güzel umutların
tutkuların ve idealizmin filizlendiği, sıkı arkadaşlıkların,
ilk sevgilerin ve ilk aşkların yaşandığı dönemdir. Yeniliğe ve ileriye doğru
atılımların yapıldığı, kendini kanıtlama ve kendi kimliğini
ortaya koyma çabalarının yaşandığı aktif bir dönemdir. ARİSTO daha 2300
yıl öncesinden gençliğin özelliklerini çok çarpıcı bir dille anlatmıştır. Şöyle ki; tutkuludurlar,duyguları çok yoğun, huysuz ve öfkelidirler. Kendilerini içtepilerine kaptırırlar; tutkularının kölesi olurlar.Çok sabırsızdırlar, isteklerinin önüne dikilen en küçük engele bile tahammülleri yoktur. Onura, başarıya, paradan daha çok değer verirler. Çünkü paraya gereksinimleri fazla olmamıştır. Eli açık ve iyilikseverdirler. Çünkü kötülükleri daha tanımamışlardır. Çabuk güvenir, çabuk bağlanırlar, çabuk sever ve çabuk aşık olurlar. Çünkü aldatılmamışlardır. Yüksek amaç ve hayalleri vardır; çünkü daha yaşamın sillesini yememişlerdir. Koşulların sınırlayıcı etkisini öğrenmemişlerdir.
yıl öncesinden gençliğin özelliklerini çok çarpıcı bir dille anlatmıştır. Şöyle ki; tutkuludurlar,duyguları çok yoğun, huysuz ve öfkelidirler. Kendilerini içtepilerine kaptırırlar; tutkularının kölesi olurlar.Çok sabırsızdırlar, isteklerinin önüne dikilen en küçük engele bile tahammülleri yoktur. Onura, başarıya, paradan daha çok değer verirler. Çünkü paraya gereksinimleri fazla olmamıştır. Eli açık ve iyilikseverdirler. Çünkü kötülükleri daha tanımamışlardır. Çabuk güvenir, çabuk bağlanırlar, çabuk sever ve çabuk aşık olurlar. Çünkü aldatılmamışlardır. Yüksek amaç ve hayalleri vardır; çünkü daha yaşamın sillesini yememişlerdir. Koşulların sınırlayıcı etkisini öğrenmemişlerdir.
Gençler yanılınca, çok
yanılırlar. Sevgide de, nefrette de aşırıya kaçarlar. Her şeyi
bildiklerini sanır ve onun için yanlışlarında sonuna kadar
direnirler.
Gençlikte
Arkadaşlık
Gençlik çağı evden kopma ve
topluma açılma çağıdır. Ergenliğe giren bir gence evi dar
gelmeye başlar ve yerinde duramaz. Ana-babanın öğütlerinden ve karışmalarından
bıkıp usanan genç, kendini dışarı atar. Çünkü soluk alabildiği ve
özgürlüğünü yaşayabildiği tek yer olarak dışarısını görür. Evle bağları
gevşeyen genç kendini dışarıda bulur. Kendi gibi bağımsızlık
arayan, aynı kaygıları yaşayan, benzer bocalamayı yaşayan
yaşıtlarına takılır ve bunlar iymidir yoksa kötümüdür hiçbir kaygı duymaz. Evinde anlaşılmadığını, değer
verilmediğini, çocuk gözüyle bakıldığını zanneden bir genç için
arkadaş kümesi bir kurtuluş ve bir sığınaktır.
Gencin sıkı arkadaşlık
kurmadan topluma açılması pek düşünülemez. Bu bakımdan arkadaşlık
ilişkileri toplumsal ilişkilere öncülük eder. Arkadaşlarca
aranmak, beğenilmek ve benimsenmek, benlik saygısının önemli bir
koşuludur. Genç bu ilişkilere girerek zekasıyla, spor ve sanat
yetenekleriyle kendini diğer arkadaşlarına ve başkalarına kanıtlamış olur.
Arkadaşlık kurabilmek ve
sürdürebilmek başlı başına bir başarı, ruh sağlığının
da bir ölçüsüdür. Ailesine bağımlı, güvensiz ve sıkılgan bir
çocuk okulda başarılı olabilir ama, arkadaşlık kurmada çok
yetersiz olabilir. Gençlik çağında, gençlerin ruh hekimlerine
başvurma nedenlerinin başında ise arkadaşsızlık yakınması gelir. (şimdilik bukadar fakat devam edecek)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder