1 Ağustos 2013 Perşembe

ANNE-BABAMA MEKTUP




                      PULSUZ  DİLEKÇE


            Sevgili Anneciğim, Babaciğim; Eğer bütün duygu ve düşüncelerimi dile getirebilseydim, size şunlari söylemek isterdim:

           Sürekli olarak büyüme ve değişme içindeyim.  Ama şunu unutmayın ki; sizin çocuğunuz olsam da, sizden ayri bir kisilik geliştiriyorum.  Lütfen beni tanımaya ve anlamaya çalışın biraz.

           Herşeyi deneyerek öğreniyorum. Bana ayak uydurmakta güçlük çekebilirsiniz. Oyunda, arkadaşlıkta ve uğraşlarımda  bana  biraz özgürlük tanıyın.  Sonra beni her yerde ve  her zaman koruyup kollamaya çalışmayın. Davranışlarımın sonuçlarını kendim görürsem daha iyi ve daha çabuk öğrenirim. Bırakın da  kendi işimi kendim göreyim. Büyüdüğümü  başka nasıl anlayabilirim?   Büyümeyi çok istiyorsam da ara sıra yaşımdan küçük davranmaktan kendimi alamıyorum.  Ama siz bunu hiç önemsemeyin.  Sadece  beni fazla şımartmayın.  Çünkü sonra hep çocuk olarak kalmak isterim.

             Her istediğimi elde edemeyeceğimi biliyorum. Ancak yine de siz verdikçe almadan edemiyorum. Bana yerli yersiz söz de vermeyin. Sonra  sözünüzü tutmayınca, sizlere olan  güvenim azalıyor.

             Bana kesin ve kararlı davranmaktan çekinmeyin. Yoldan saptığımı gördüğünüz zaman beni sınırlayın. Koyduğunuz kurallar ve yasakların hepsini beğendiğimi söyleyemem.  Fakat, hiçbir  kısıtlama yapmayınca da ozaman ne yapacağımı şaşırıyorum.

          Tutarsız davrandığnızı görünce hem bocalıyorum, hem de bundan yararlanmadan edemiyorum.

          Öğütlerinizden çok, davranışlarınızdan etkilendiğimi unutmayın. Beni eğitirken ara sıra yanlışlar yapabilirsiniz.  Kafanıza takmayın, bunları cabuk unuturum. Ancak birbirinize saygı ve sevginizin azaldığını görmek, beni derinden yaralıyor ve sürekli tedirgin ediyor.

           Lütfen çok konuşup çok bağırmayın. Yüksek sesle söylenenleri pek duymam. Yumuşak, nazik ve kesin sözler bende daha iyi iz bırakır.  "Ben senin yaşında iken..." diye başlayan nutukları hep kulak ardı yaparım.

          Küçük yanılgılarımı, büyük suçmuş gibi başıma kakmayın. Bana arasıra yanılma payı da bırakın. Beni, korkutup sindirerek, suçluluk duygusu aşılayarak uslandırmaya çalışmayın. Yaramazlıklarım için beni kötü çocukmuşum gibi yargılamayın.

           Yanlış davranışım üzerinde durup, onu düzeltene kadar uğraşın. Ceza vermeden önce beni dinlemeyi deneyin.  Suçumu aşmadığı sürece, cezama katlanabilirim.

           Beni dinleyin.  Öğrenmeye en yatkın olduğum anlar, soru sorduğum anlardır. Açıklamalarınız kısa ve anlayacağım olsun.

           Beni, yeteneklerimin üstünde işlere zorlamayın. Ama başarabileceğim işleri yapmamı bekleyin. Bana güvendiginizi de belli edin, bu beni cesaretlendirir.  Beni destekleyin; hiç değilse çabalamamı övün.  Sakın beni başkalarıyla kıyaslamayın, sonra umutsuzluğa kapılabilirim.

            Benden, yaşımın üstünde gösteren bir olgunluk beklemeyin. Bütün kuralları birden öğretmeye de kalkmayın; bana  biraz süre tanıyın. Yüzde yüz dürüst davranmadığımı görünce  hemen ürkmeyin.  Beni köşeye sıkıştırmayın; sonra yalana sığınmak zorunda kalırım. Sizi çok bunaltsam bile soğukkanlılığınızı yitirmeyin. Kızgınlığınızı haklı görebilirim, ama beni aşağılamayın. Hele baskalarının yanında onurumu kırıp küçük düşürmeyin. Unutmayın ki, ben de sizi yabancıların önunde güç durumlara düşürebilirim.

            Bana haksızlık ettiğinizi anlayınca açıklamaktan çekinmeyin.  Bana özür dilemeniz, size olan sevgimi azaltmaz; tam tersine, beni size daha çok yaklaştırır. Aslında ben, sizleri, herzaman olduğunuzdan daha iyi ve daha değerli görüyorum.  Boşu boşuna, bana kendinizi yanılmaz ve erişilmez göstermeye uğraşmayın.  Çünkü, yanıldığınızı görünce üzüntüm büyük olur.

 
           Sevgili anne ve babacığım, yukarıda sıraladığım istekler size çok geldiyse, bir çoğundan vazgeçebilirim; yeter ki, beni ben olarak seveceğinize olan inancımı sarsmayın.

            Eğer benden "Örnek Çocuk" olmamı istemezseniz, ben de sizden kusursuz ana-baba olmanızı istemem.  Daima sevecen ve anlayışlı olmanız bana yeter.

            Maalesf sizin çocuğunuz olarak doğmak elimde değildi. Ama inanın, eğer  seçme hakkım olsaydı, yine de sizden başka kimsenin çocuğu olmak istemezdim.
 

                                                                Sevgiler... Çocuğunuz

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder